Mersin’de 33 Kadın Belgeseli Projesi adı altında dolandırıldıklarını öne süren iş kadını Sultan Yeray Aydoğan, yapımcı Ufuk Cavlı hakkında suç duyurusunda bulunup, 33 kuruşluk manevi tazminat davası açtı. Aydoğan, kendini gazeteci olarak tanıtan Cavlı’nın belgesel dışında hayat hikayelerinin dizi ve sinemaya dönüştürüleceği vaadiyle iş kadınlarından binlerce lira aldığını da ileri sürdü.
Mersin’de başlayıp ardından Hatay ve Gaziantep’teki başarılı iş kadınlarını konu alan 33 Kadın Belgeseli Projesi’yle ilgili olarak ortaya atılan iddiaların ardı arkası kesilmiyor. Geçtiğimiz günlerde Gaziantep Girişimci iş Kadınları Derneği (GAGİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Beril Özlem Leylek’in, 33 Kadın Belgeseli’yle ilgili kaygılarını Gaziantep’teki bir yerel gazeteyle paylaşmasının ardından yüz binlerce liralık rant üzerine kurulduğu öne sürülen çalışmaya Mersin’den dahil olan bazı iş kadınları da seslerini yükseltmeye başladı. Bununla da kalmayıp dolandırıldıklarını iddia eden bazı iş kadınları Cavlı için suç duyurusunda bulundu.
MEİGDER’DE AÇIKLAMA YAPTI
Belgeselin yapımcısı ve kendini gazeteci olarak tanıtan Ufuk Cavlı hakkında nitelikli dolandırıcılık, hakaret, kişisel verilerin usulsüz ele geçirilmesi, haksız ve vergisiz rant elde etme, yalan beyan, itibar zedeleme iddialarıyla savcılığa suç duyurusunda bulunan ve 33 kuruşluk dava açan Merta Orman Ürünleri Yönetim Kurulu Başkanı Sultan Yeray Aydoğan konuyla ilgili olarak Mersin İnternet Gazetecileri Derneği’nde (MEİGDER) açıklama yaptı. Aydoğan, Cavlı’ya ilişkin olarak Gaziantep’deki iş kadınlarını uyararak, imzalattığı sözleşmelerin neden birer nüshalarını kadınlara vermediğini sordu.
“SPONSORLARDAN PARA ALMAK DIŞINDA NE YAPTI?”
Cavlı’nın “KVKK’ya (Kişisel Verilerin Korunması Kanunu) göre hiç bir sözleşme imzalamadığı halde insanların özel hayatlarını topladığını iddia eden Aydoğan, “KVKK’ya aykırı olarak nasıl olurda izinsiz videolarını paylaşır? Sizler iş insanlarısınız, bugüne dek tüm şehirlerde insanları toplayıp ve yanına komisyoncu olarak aldığı kişiler ile sizleri ikna etmekten sizlerden ve sizlerin aracı olduğunuz sponsorlardan para almak dışında ne yapmıştır?” dedi.
“YAZIK Kİ HEPİMİZ KANDIK, KANDIRILDIK”
İş kadınlarından aldığı milyonlarca liranın yanında sponsorlardan da para tahsil ettiğini ileri sürdüğü Cavlı’nın ücretsiz olarak herkesin açabileceği bir Youtube kanalı açtığını ve orada düğün fotoğrafçılığı mantığıyla çekilen videoları paylaşıp onlara da beğeni ve yorum satın aldığı iddiasında bulunan Aydoğan, açıklamasının devamında iş kadınlarına şöyle seslendi: “Sizlerin aracılığı ile şehirlerde haksız rant elde etmektedir. Hiç bir harcaması yoktur! Masrafı yoktur ve milyon milyon sponsorluklar almaktadır. Yazık ki hepimiz kandık. Kandırıldık. Arkasında bir kurum, bir TV, bir gazete bile yoktur. Sizler sayesinde hayatı boyunca tanıyamayacağı üst düzey insanlar ile tanışmış, tanıştırılmış ciddi bir network elde etmiştir. Sizlerin sayesinde en üst makamlar ile görüşmektedir. Sizleri reklam aracı olarak kullanmaktadır. Sizlere kendini ve ismini paylaştırıp rant elde etmektedir. Facebook’ta bir yetişkinin kullanmayacağı üslupla paylaşımlar yapmaktadır. Bu paylaşımlar bize değil hangi kadına yönelik olursa olsun asla kabul edilebilecek paylaşımlar değildir. Facebook paylaşımları biz kadınları aşağılamaya yöneliktir. Bu durum kabul edilemez. Biz kendi firmalarımız ile şehrimiz adına güzel bir şey olacak diye destek verdik, sponsor olduk. Buradan parayı görünce aniden diğer şehirlerde de çalışmalar yapmaya başladı. Mersin’i yarım bıraktı ve tam bir yıl oldu. Bunun sebebi ise sadece göstermiş olduğumuz tepkilerdir. Lütfen bunları görün. Daha fazla isimlerinizi kullanıp sizin isimleriniz üzerine kendi ismini yazarak sizleri etiketleyip tüm çevrenize ulaşmasına izin vermeyiniz. Hepsinin hesabını hukuk önünde verecek.”
VALİ VE BELEDİYE BAŞKANINA ÇAĞRI YAPTI
Aydoğan, ayrıca proje ile 3 ilde 99 kadının kandırıldığını savunarak, “Düzgün bir işin yapılış yöntemi bu değildir. Bir kişi tek başına çıkıp gazeteciyim deyip şehir şehir para toplayamaz! Topladığı paralar illegaldir. Vergisi var mı? Tüm hesapları incelenmelidir. Komisyoncularının da hesapları incelenmelidir ! Kendi şehrinizi bu duruma alet ettirmeyin , kendi şehrinizi kurtarın. Hatayda’da kadınlar huzursuzdur. Gaziantep valimizi ,Gaziantep Büyükşehir Belediye başkanımızı konuyu incelemeye araştırmaya davet ediyoruz. Kadınlar kandırılmaktadır” ifadelerini kullandı. Son olarak, “Haklı mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz” diyen Aydoğan, önümüzdeki günlerde başka mağdurlarında da Cavlı için suç duyurusunda bulunacağına dikkat çekerek tüm iş kadınlarının kendilerini kandırmaya çalışanlardan hukuk önünde hesap sorması gerektiğini sözlerine ekledi.
İDDİALARDA NELER VAR?
Ufuk Cavlı’nın Mersin’den başlattığı 33 Kadın Belgeseli’yle ilgili iddialar, Gaziantep 27 gazetesinin haberiyle ortaya çıkmıştı. 29 Mart 2022 tarihinde gazeteye ortak açıklama gönderen Uluslararası Kadın ve Girişimciler Derneği Başkanı (UKADER) -Mersin Dernekler Federasyonu Kadın Haklarından Sorumlu Başkan Yardımcısı -Mersin Gücü Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fatma Çakar; UKADER Başkan Yardımcısı ve MERTA Orman Ürünleri Yönetim Kurulu Başkanı Sultan Yeray Aydoğan; UKADER Başkan Yardımcısı -Mersin Engelliler Sanat ve Spor Kulübü Onursal Başkanı Aynur Olgaç, 33 kadın Belgeseli ile ilgili olarak Ufuk Cavlı için şu suçlamalarda bulunmuştu: “Çekimlerin bitmesinin üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen henüz tamamlanmamış videolarımız mevcuttur. Proje kapsamında anlatılan önce en az 55 yerel kanalda daha sonra da ulusal kanallarda yayınlanacağı söylenen belgesel videolarımızın hiçbir yerel ve ulusal kanalda yayınlanmamıştır. Her bir kadının hayat hikayesi yazılı olarak alınmış olup, bazı tv kanalları ve sanatçılar ile anlaşma sağlandığı (Bloomberg- Defne Samyeli, Barış Falay, Ceren Moray gibi) ve bu hayat hikayelerinin dizi ve sinemaya dönüştürüleceği ve hatta bu kadınlarında bu dizi ve sinemalarda rol alacağı söylenerek kadınlarımız kandırılmıştır. Tüm bunların whatsap yazışmaları bulunmaktadır. Mersin’de her bir kadından bin lira ödeme alınmış olup, hepimize albüm ve videolarımızın yer aldığı flash bellek teslim edilecekti. Ancak albümler 10-15 cm. Genişlikte birkaç fotoğrafın yer aldığı kalitesiz bir albüm olarak bir kısmımıza teslim edildi, ancak videolarımız teslim edilmemiştir.”
PLAKET GİDERLERİNİ BİLE KADINLAR KARŞILAMIŞ!
“Tüm resmi kurum ve kuruluşlar ile birlikte, sponsorlara da ziyaret esnasında hediye edilen tüm plaketlerin ödemeleri kadınlar tarafından yapılmıştır. Bütün kadınlarımıza sponsor bulması yönünde sözlü baskılarda bulunulmuş, sponsor bulanlardan övgüyle bahsedilirken bulamayanlar ise değersizleştirilme çabasına girerek kadınlar arasında rekabet yaratılmaya çalışılmıştır. Ayrıca kadınlarımız arasında gruplaşma sağlamış bazılarına sponsorluk karşılığında komisyon teklif edip, kimisinin parasını ödemiş, kiminin parasını ise ödememiştir.”
ALDIĞI BORÇLARI ÖDEMEMİŞ
“Sponsorluğun ise hiçbir kriteri olmamıştır. Kurumun gücüne göre kiminden 3 bin, kiminden 5 bin, kiminden 20 bin gibi ne koparırsak kar mantığı ile kadınlarımızın ismi kullanılmış ve yüksek miktarlarda kazanç elde etmiştir. Verilen vaatler içerisinde, toplantı, seminer, kariyer günleri düzenleneceği söylenmiş olup, tüm kadınlarımızın bu toplantılarda konuşmacı olarak yer alacağı söylenmiştir. Ancak hiçbir toplantı vs. gerçekleşmemiştir. Kadınlarımız arasında bazı arkadaşlarımızdan borç para almış, iade etmemiştir. Her bir kadından el yazısı ile fotoğraf ve videolarının kullanılma izin yazısı almıştır, ancak kendisi hiçbir güvence ve sözleşme imzalamamıştır. Tüm kadınlarımızın resimlerinin bilbordlarda görsellerinin asılacağı konusunda belediyeler ile anlaşma sağlamasına rağmen, Mersinli kadınlar ile ters düşünce Belediyeler ile görüşüp bunları iptal ettirmiştir.”
“KADINLAR DEĞERSİZLEŞTİRİLDİ”
“Projeye binlerce kadının başvurduğunu söyleyerek, hem kamuoyunu hem de kadınları kandırmıştır. Kişisel sorunları ve anlaşmazlıkları sebebi ile aramızdan 5-6 arkadaşımız uzaklaştırmış olup, bu kadınların yayınlanan videolarını dahi kaldırmış kadınlarımızı küçük düşürmüştür. Hatay ilinden önce Adana EN01 ve Kıbrıs projeleri yapılacağını kamuoyu ile de paylaşmasına rağmen, en hızlı rant sağlayabileceği Hatay, Gaziantep ve Mardin gibi illeri öncelikli olarak tercih etmiştir. Mersinli kadınlar arasında bir koordinatörler komisyonu oluşturmuştur. Hatay ve diğer illerdeki kadınları bu komisyon belirleyecekti. İzlenen yol hep şöyle olmuştur; ticaret odaları ve belediyelerde ilgili kişilerden isimler ve telefonlar alınarak, bunlar arasında kadınları kendisi seçmiştir. Ve yine bu kadınların birbirlerini arkadaşlarını vs. tavsiye etmesi ile hızlıca seçilmiştir. Mersin’den kadınlar ile Hatay’da yer alan kurum ve kuruluşlara ve özel sektör firmalarını ziyaret etmiş, sponsor bulmamız için sürekli zorlanmışızdır. Sponsorluğu kabul ettiren bazı kişilere komisyon vaadinde bulunup sonrasında komisyon vermemiştir. Gruptan 2 arkadaşımız bu komisyon mevzu dolayısıyla kendisiyle yol almaya devam etmektedir. Mersinli kadınları koordinatörlük adı altında görevlendirmiştir. Ancak bir pazar günü Hatay’da düzenlenen gala gecesine Mersinli kadınların katılmayacağını öğrendiğinde adeta çılgına dönüp rencide edici sözlerle, küçük düşürerek Hataylı kadınların WhatsApp grubundan Mersinli kadınları tek tek çıkarmıştır. Hataylı kadınlara ise ‘bunlar sizi kıskanıyor’ gibi basit bir açıklama ile bizlerin o kadınlara karşı hep karalama yoluna gitmiştir. Oluşturduğu algı sebebiyle bir tek Hataylı kadın bizimle irtibata geçmemiştir. Ne oluyor sorun nedir diye soran dahi olmamıştır. Kişisel rant sağlamak adına, kadınların düşüncelerini, onurunu gururunu hiçe sayarak Kadın projesi yöneten belgeseli düzenleyen zat birçok kadının hakkını gasp etmiş, kadın cümlesini ağzından düşürmeyerek prim yapmaya çalışmış ve bunu yapmaya devam etmektedir. Biz Mersinli kadınlar olarak, tüm kadınlarımızın bu konuda uyarılması gerektiğini düşünerek vicdani sorumlulukla nasıl kandırıldığımızı ve olanları bildirmeye karar vermiş bulunuyoruz.”